Sayfalar

28 Eylül 2010 Salı

14. hafta

bir hafta boyunca kimi buldumsa, ofiste ya da eczanede tansiyon olcturuyorum, genelde sabahlari ve aksamlari dusuk 10-6 cikiyor, oglene dogru 11-7 oluyo ama daha fazla degil. buarada ablam doktor oldugu icin surekli ona anlatiyorum gelismeleri, testleri ona gonderiyorum. diyor ki bu "pap-a" ya genelde bakilmaz ve zaten her hamilenin tansiyonu ileriki aylarda biraz artar. endiselenmemeye calisarak doktoru ariyorum, tansiyon durumunu soyluyorum, iyi diyo sonra bir donem daha bakicaz... sonrasi sessizlik ve bekleme modu yine..

24 Eylül 2010 Cuma

pap-A

cuma aksami, haftanın yorgunluguyla yeni cikis saatimiz 4te cikarak isten yagmurlu ve kasvetli bir havada eve geliyorum, kocam da erken gelmis eve, çin tatil, dışarisi karanlik, ev karanlik: mışıl mışıl uyuyoruz 3 saat! gece 8 gibi uyaniyoruz artik bi zahmet, arkadasimin dogum gunu kutlamasi var taksim'e gidecegiz. derken telefon caliyo, doktorum ariyor, test sonucu cikmis: "-down sendromu riski cok dusuk!" seviniyoruz! ama! ama diye devam ediyo doktor "-ama pap-a degeri yuksek cikmis, tansiyonunu olctur tum hafta sabah aksam,sonra bana soyle" telefonu kapatir kapatmaz agliyorum. herseyden korkar haldeyim, testin diger sonucuna sevinemiyorum. kocam hemen baglaniyor internete, 2 saat boyunca bakiniyor, anliyoruz ki hamileligin ileri donemlerinde yuksek tansiyon "preeklampsi" denilen bir rahatsizliga yol aciyo ve dusukle sonuclaniyor. ben yine agliyorum. teselli bulmam biraz zaman aliyo henuz ortada bir sey olmadigiyla ilgili. amma da sulu goz olmusum, ota boka.. kiziyorum kendime. hemen ceki duzen verip kendime evdeki EN pembe corap ve tunigimi uzerime gecirip gidiyoruz dogum gunune, saat 11 gibi kafam dagiliyor, iyi geliyo. asmalida babylon yakinlarinda bi yere gidiyoruz cok guzel bi tatli yiyorum bir de dgm gunu pastasi:) yarim gibi kalkip eve donuyoruz, tekrar deliksiz bir uyku cekiyorum. uykuya doymuyorum...

20 Eylül 2010 Pazartesi

senfoni no:3ay muayenesi

yine kalp atislarim disardan duyulacak derecede telasli doktorun yolunu tutuyoruz cuma is cikisi. bu sefer doktor tatli-cikolata turu bisiler yememi salik vermisti, bu ayda 2li test denilen down sendormu riski icin ense kalinligi olcumu yapilacak. 3 aydir cikolatayi elinden birakamayan ben resmen gorev bilinciyle cikolata parcalarini agzima tikistiriyorum. ve muayene odasindayiz.kocam biraz gec kaliyo, endise katsayimin artmasiyla sinirimi yoneltecegim bir hedef secmis oluyorum ben de boylece:) doktor geliyo, kocamdan once. bakinmaya basliyo bebisime. bizimki bi hareketli bi hareketli. ense kalinligini olcuyo pat diye cabucak, hersey yolunda. halbuki demisti ki randevuyu gec saate alin, olcum uzun surebiliyor. cok sasiriyorum o yuzden.tum diger olcumleri de bitiriyor, kocam geliyo. biraz da onun icin dolaniyo, ve derinn bi nefes aliyorum. kan veriyorum bir de muayene sonrasi, risk katsayilarina bakilcakmis bugunku muayene olcumleriyle birlestirilerek. bir sonraki muayene bir ay sonra, cinsiyet de belli olacak!

15 Eylül 2010 Çarşamba

süt kardeşliği

bugun süt ile tekrar kardeşliğimizi ilan ettik, cok mutluyum:) gunde 2 kere icmek gerekiyor diyeli doktorum bugunu sabirsizlikla bekliyordum. annemin en sevdigi(m) aliskanliklarindan birini hatirladim: tv'de bir film, reklam arasinda kosa kosa hazirlar ozenle minik tek kisilik tepsisine 1 bardak soguk sut ve 1 parca bitter cikolatasini-2 parca bilemedin. aynisindan bir de babama. ara ara cikolata acibadem  ile, sut de kabak cekirdegi ile yer degistirse de aksam eglencesi yaninda boyle bir seromoni hep olur. annecim...

14 Eylül 2010 Salı

12.hafta

bu hafta artik karnim biraz daha sisti, moda olan gogusten bol bluz-elbiseler hayat kurtariyor, hala yeni elbiseler almadim. cok fazla gaza gelmemeye calisiyorum. hatta 12 haftadir ilk defa olarak bugun is yerinde, yogunluktan yerimden kalkamadigim 2-3 saat boyunca hamilelige iliskin hicbir detay da gecmedi aklmdan inanmazsiniz. bunda artik cok azalan bulantilarimin da faydasi olmustur, zira kendini durmadan hatirlatmayi gorev bilmisti gectigimiz haftalarda.
Bugun sabah kahvaltimi fransadan yeni gelen arkadasimla yaptim; suan birlikte oldugu erkek arkadasindan sikilmakla birlikte ayrilamiyor, kafasini dagitmaya/ne istedigini anlamaya fransaya gitti bayramda, kendisini bekleyen "gönül çelen"inin yanina, ama cok kasmis kendini, bir turlu ne fransanin romantizminin ne de gonul celen jestlerinin degerini bilebilmis, simdi ne yapmali diye kafasi iyice karismis.
Öglen yemegimi ise biri 6 yasinda digeri 7 yasinda cocuklari olan baska arkadaslarimla yedim; okullar aciliyormus, artik anaokullari mulakat yapiyormus, ustelik dudak ucuklatici rakamlara, bakici kadini yine yatili mi tutmalilarmis.
hani bazen kendinizi hicbir yere ait hissetmezsiniz ya, gecmisle gelecek arasinda bir yerlere sikismis durumdasinizdir, iste o bicim.

11 Eylül 2010 Cumartesi

Bayramin 3 .gunu

Efenim oncelikle iyi bayramlar! Bayramin 3. gunu yine sabahtan bayram gezintilerimize oldugu yerden devam etmis ve aksamin bir körü eve gelmis olan bendeniz o kadar yoruldum ki annemlere ogle yemegine gittigimiz ziyaretimizde arka odada uyuyakalmisim, ogle uykusu nedir bilmeyen yine bendeniz. tabi "ayip olur" terminolojisi yeterince saglam temellerle icime yerlesmisligindendir ki bu hareketi baska bir evin odasinda gerceklestirebilmem mumkun degil. dolayisiyla ha babam ziyaretlerde kösüldüm. şimdi 12 dev adam ile biraz olsun rahatlarım diye umud ediyorum, onlar ne kadar heyecanli kimbilir simdi. kasap et derdinde, koyun...

6 Eylül 2010 Pazartesi

11.hafta

Bugun 11. haftaya giriyoruz. bebegimizin kalp atislarini dinleyebilecegimiz bir alet siparis verdik internetten, cok profesyonel ve de guven saglayici bir kurumdan--internetten alisveris yaparken hala ince eleyip sik dokuyanlardanim-- mide bulantilarim artik cok azaldi, cok ac kalmamaya ozen gosteriyorum. ama hala canim balik istemiyor. zorlamamak gerekirmis, tamamen kusebilir ve omur boyu o aliskanlik ustunuze yapisabilirmis, amanin! daha boyle ne tabirler var duysaniz kocam gibi gulup gecebilirsiniz bu koca-kari hurafelerine:)
arada bir belim noktasal sekilde agri yapiyo sabah uyandigimda. amaaaa asil degisiklik hayatimda, benim gibi uykusu agir, yatti mi gece hayatta uyanmayan birisinin en az 2 kere -cok afedersiniz- çişe kalkmaya baslamasi. gun icinde oyle soylendigi gibi -herhalde henuz-yandim allah durumum yok ama geceleri en az 1 , hatta 2 kere kalktigim oluyor. hatta 2 gun once uyku sersemi kafami kapiya oyle bir carpmisim ki şişti ve hala da zonkluyor--ee alismamis .otte don durmuyor:)

3 Eylül 2010 Cuma

10 Hafta+5 gun

Sonunda bekleyemeyisimize yenilerek 1 gun erkene aldik doktor randevumuzu. Normalde cumartesi sabahi ac karna gitmeliyken cuma aksami iş çıkışı gayet tok karna soyunup yataga gectikten sonra siz diyin yarim saat ben diyeyim 1 saat gecti gibi geldi. bu durumda kocam araya girerek 3 dakikayi gecmedi nazli, abartma:) demek isteyecektir pek tabi. Doktor geldi, genel hal hatirlar soruldu, ve ultrasonda karnimin uzerinden ayarladi aletini, veee dunyanin en tatli, en minik, en mukemmel , en tarifi imkansiz varligini gordum aletin karnima degdigi ilk salisede. ustelik mini minnacik el ve ayaklariyla--evet 10. haftada belli oluyor artik bu uzuvlari-- hareket halindeydi surekli bir ileri bir geri. 3 boyutlu baska bir formatta da gormeye calisti doktorumuz ama ben bir sey anlamadim, aklima kazindi ilk goruntusu, hala da gitmiyo:)
ve evet ogrendik ki 10 hafta 5 gunmus. yani internette fln arastirirsaniz son adet tarihinizden itibaren haseplarlar hep, benim bu tarihten 2 gun eksik.
3 ayin bitmesini bekleyemeden ama ailelerimizden baska hickimseye de soylemeyecegimizi tembihleyerek birbirimize,  once benim aileme, sonra da kocamin ailesine -tabiri caizse-kosarak mutlu haberimizi verdik. herkesin gozu doluyo, mutlu saniyeler, hayalller, hayaller..