Sayfalar

24 Haziran 2011 Cuma

ayva kompostosu icer miydiniz?

annelik, yeni bir kimlik, yeni bir sayfa, yepyeni bir blog :
http://ayvakompostosu.blogspot.com/

neden ayva kompostosu? hamileligimin son gunu, 42. haftaya girmek uzereyiz, bebegim kendi gelmemis, sezaryen olacagima karar verilmis ertesi gun, hormonlar tavan yapmis, tutturuyorum house cafe nin limonatasi diye, kocam elim mahkum goturuyor beni arabayla,  birden telefon caliyor ve ben aglamaya basliyorum, kocam panikliyor, kaza yapacak neredeyse, aglak sesimle hizli hizli soyluyorum: annem ayva kompostosu yapmis bana!

7 Nisan 2011 Perşembe

the END

hayatta bazen insanin istedigi olmuyo tamam ama bu hamilelik olayinda ozellikle insanin yapabilecekleri o kadar kisitli ki, o yuzden bu kadar batil inanc dolaniyor zaten hamileligin cevresinde. neredeyse adim atmaya korkar hale geliyosun iyi mi olur kotu mu bilemediginden. okudugun her kitap bilimsel de olsa bir teoriden bahsediyor, sen icgudulerine en yakin olana inaniyorsun kimseyi inandirmayi umursamadan. inancim oydu ki dogadir, dogaldir en dogrusu. ama ya doganin hareket edesi yoksa?

41. haftanin da sonunu getirdik ve hala hamileyim! yarin sabaha kadar! aylardir dinledigimiz normal/sezaryen hikayeleri sonrasi benim hikayem de belli oldu: epidural sezaryen. gelmedi prenses, gelemedi bir turlu. sali gunu 6-7 dakikada bire kadar siklasan kasimalardan sonra yine de rahim agzinda hicbir aciklik olmayinca ve 42. hafta icerisinde artik riskli doneme girilince kacinilmaz sona karar verildi. epidural sezaryen dusundugum seceneklerin en sonucusuydu--you never know!-- ama doktorumuz normal dogumu bu kadar isteyen bizlerin en azindan his olarak ona en yakin olanini tercih etmemizi onerdi, kocam yanimda yine elimi tutabiliyor olacak ve bebegim karanlik dunyasinda cikar cikmaz onu gorebilicem, tutabilicem, koklayabilicem... bu nokta cok kritik, hemen gozlerim doluyor bu sahneyi canlandirdigimda kafamda! dile kolay 9 ay! even more!

her son yeni bir hikayenin baslangici. hamilelik hikayem buraya kadarmış. tedirgin ve tatli bir uyku ile baslayip cilgin adrenalin dolu gelisip serpilen, son ayda buyudukce buyuyen ve sonu gelmek bilmese de dunya(m)in en guzel hikayelerinden birine donusen bir 9-ay-10-gun.
suanda tanimi zor bir buruklukla dolsa da icim biliyorum ki bunu dusunmeye bile firsat birakmayacak bambaska bir hikaye basliyor, asil hikaye, annelik hikayem!

herseyin belirsiz oldugu ve epey uzunca suren dun gecenin/sabahın aksine simdi dus alip guzel ve rahat bir uyku cekmeliyim, uzun bir gun bizi bekliyor olacak..

4 Nisan 2011 Pazartesi

40 + 2 hafta

40 haftamizi tamamlamis ve son regl tarihi olan 26 hazirana gore hesaplanan "due date" imizi 2 gun gecmis bulunuyoruz. tek avuntumuz periyodiklesmemis olsa bile dunden beri agrisi artan kasilmalar. yaklasik 1-2 dakika kadar suruyor. dogumun yaklastiginin gostergelerinden biri bu. ama bunu her soylesek de doktorumuzun her seferinde sordugu sey: nişan. sumuksu bir akinti, belli belirsiz kanli olabilir, rahim agzinda plasentayi enfeksiyon riskinden koruma gorevinde "tıpa" bir nevi. sasirdigim sey, tum hamilelerin bunu farketmiyor olmasi, annem mesela. hep soylenen sey ise suyun gelmesi, nişandan daha yaygin olarak. neyse saniri onemli olan sey dogumun basladigini anlayabilmek, oyle ya da boyle :)
buarada sagdaki sayacimiz da bebetoto tahminlerine katilmis bulanarak bugunu gosteriyor, who knows:)

2 Nisan 2011 Cumartesi

bebetoto

Evren arkadaslarimizi dogumun baslayacagi tarih ile ilgili tahminde bulunmaya davet ederek heyecanimizi daha da artirdi, ve buna bebetoto dedik, tabi ki bilen(ler)e guzel bir hediye dusunuyoruz :) 26 mart-11 nisan arasi herkes bir tahminde bulundu, tahminlerin cogu bu haftaya sikisti, simdi her gun hizli bir e-mail ve telefon trafigi donmekte.

31 Mart 2011 Perşembe

dunston baby language

yukardaki videoda "dunston baby language" in nasil ortaya ciktigi anlatiliyor ama kisaca bu dunston baby language denen sey ilk 6 ayinda bebeklerin cikardigi seslerin analiz edilmesi ve dunyada hangi ulkede hangi dilde olursa olsun butun bebeklerin ortak 5 tane ses cikariyor olmasi. Ozetle:

1-"neh" ya da "inga" gibi "n" yi baskin olarak cikaran seste bebeginiz ac oldugunu anlatmaya calisiyor, yukardaki videonun sonlarina dogru ornek gosterilen bir kac bebek goruntusunu seyredin mutlaka, gercekten hep ayni "n" sesi var.
2-"owl" sesi, agzin yuvarlak olup "o" sesinin baskin oldugu ses ile bebeginiz yorgun oldgunu ve uykusunun geldigini,
3-"eh" sesi ile ust gazinin oldugunu, gegirme ihtiyacini,
4-"eairh" sesi ile alt taraftan gazinin oldugunu,
5-"heh" sesi ile tensel bir rahatsizliginin oldugunu anlatmaya calisiyor; terlemis ya da usumus olabilir, altini islatmis olabilir, ya da pozisyonunu degistirmenizi istiyor olabilir.

bebeginizin sizinle iletisim kurdugu tek yol olan "aglama" sini anlamadiginiz takdirde krize donusebiliyor bu aglamalar. annemin anlattigini hatirliyorum, ablamin bir odada kendisinin baska bir odada aglama krizlerine girdigini. hersey sadece bebeginizi anlamak icin.
biz bu egitimi kocamin yemek sepeti ile isbirligi! sonucu ailedanismanlik.com sirketinden aldik, 2 gunluk 1,5 saatlik egitim seklinde veriyorlar. egitimi tam da dogumdan 1-2 hafta once almis olmak cok faydali, simdiden egitimin vaad ettigi gibi ebeveynlik guvenimiz artti :)

29 Mart 2011 Salı

39 + 4 hafta

yakinlarda uzaklara gidicek bir arkadasimla birlikte cok duygusal gecen bir gecenin sonunda eve geliyorum, geciktirmeden uyku haline burunuyorum, gunlerdir yine kesik kesik uyumusum. kasilmalar geliyor.. hep geliyordu diye basta cok onemsemiyorum, bir de doktorumuz carsambaya kadar sehir disinda olacagini acikladigindan beri kendimi de ufakligi da bu 3 gun hicbir sey yapmamaya! hazirliyorum. ama kasilmalar siklasmaya basliyor, zaman tutuyoruz Evrenle, 15 dakikada bir oldugunu goruyoruz ama bu sırada ufaklik kendini kaybetmis bir sekilde hareketleniyor, oyle ki Evren "canavar nasil" diyor sabah. gecenin belli zamanlari kasilmalar uyandiriyor beni, ama sabah oluyor ve hala hamileyim :) simdi regl agrisina benzer agrim var sadece, ayagima corap gecirip battaniyeye burunuyorum, regl oldugumda nasil yaparsam, sicak tutmaliymisim gibi hissediyorum, iyi geliyor gercekten de. bugunu de gecirmem lazim, ama sanirim eli kulaginda artik..

23 Mart 2011 Çarşamba

annemin lekesi

Pinar Reyhan'in cumartesi gunku yazisi.. annelerin yemek tarifleri defterleri.. ben cok etkilendim, baslik sebebiyle en cok da.. benim annemin de var yemek tariflerini toparladigi defterleri, 1 tane de degil ustelik, ve mutlaka cikarir tarifi uygularken, ve mutlaka olur o "leke"den defter uzerinde, annemin lekesinden..

http://www.hurriyetaile.com/yazarlar/pinar-reyhan/annemin-lekesi_472.html

12 days to go!

Hafta hesabi yapamadigim zamanlarda bloga yerlestirdigim sayacimiza gore 12 gunumuz kaldi, gecen hafta cumartesi gunu doktor randevumuzda da doktorumuz benzer bir sureyi isaret etmisti, ufakligin keyfi yerinde gibi gorunuyor diye ben de oyle rahatladim ki.. evimin keyfini cikariyorum, coktandir ozlemini duydugum kendimle basbasa kalabildigim, bolca okuyup yazabildigim son haftalarimin.. diger yandan da sabirsizlanmiyor degilim, ne olucaksa olsun artik dogum anlaminda diye icimden geciriyorum, bir an once kizimizi elimize almak istiyorum, hep o ilk elima alacagim anin hayalini kuruyorum.. arkadaslarim da cok sabirsizlanmaya basladi, telefon calar da bakamazsam bir sebeple panik bir sekilde mesajlar ve ust uste aramalar yagiyor hem bana hem evren'e, dogum basladi mi gelelim mi hastaneye diye :)
dogumla ilgili bir sey ogrendim bugun: hypnobirthing. pozitif telkinlerle doguma hazirlanmak, dogumun iyi gececegine, bebegin rahat cikacagina, kadinin bedeninin ve kaslarinin bir harmoni icinde mukemmel calistigina dair sonuz guven duymak.. tabi bu trend yoga ve nefes calismalariyla(j-breathing diyorlar buna da) desteklenen bir hazirlik sureci. her ne kadar bu tur terimlere asina olmasam da suana kadar, yararina inandigim iki seyi uyguladim ben de hamilelik boyunca aslinda bunlarla paralel ama daha primitive olarak: pozitif dusunce ve hareket(yuruyus, merdiven cikma vs.) ki aslinda bunlar da bir yasam bicimi..

21 Mart 2011 Pazartesi

dogum oncesi son hazirliklar




 o kadar travmatik gecirdigim ilk tanismadan sonra zor da olsa bakicimizin mart ayinda haftada 2 gelmesine karar vermemiz ne kadar da isabet olmus simdi daha iyi anliyorum. onsuz olmaz miydi, tabi ki olurdu ama simdi onun olmasi, dogum oncesi evi ve bebegimizin esyalarini hazirlamadaki yardimlarini dusundukce epey bir yuku uzerimden almis oldugunu goruyorum. her gelisinde bir is hallediyoruz, gecen hafta bebegimizin tum kiyafet ve tensel temasta bulunacagi esyalarini yikadik, sadece bu bile o kadar keyifliydi ki :)  minicik hersey, oyle ki gulliver devler ulkesinde hissettiriyor kendinizi :) sirf bakmasi guzel diye kurumalarina ragmen askida biraktim bir sure, gelip gidip seyrediyorum, pozitif enerji veriyor :)

12 Mart 2011 Cumartesi

asli baby shower

4 aylik hamileydim, yeni yeni soyluyorduk herkese, Evren'in izmir'de yasayan kuzeni Ozgecan'dan tatli bir heyecan icinde bir telefon geldi: "baby shower" yapmak istiyor, ben de zaten 2. trimester rahatligi icindeyim, katlaniyor adrenalim, mutlu oluyorum cok onun heyecanindan. istanbul'a ilk geldiginde yaninda bir suru sus getiriyor, yaptigi isi son derece ciddiye aliyor, benimse aklim bir karis havada.. 5 ay geciyor, doguma bir kac hafta kala, izine cikar cikmaz baska bir canim arkadasim, Asli heyecanla hevesleniyor "baby shower yapicam sana" diye, hemen Ozgecan ile konusuyorlar, sansa/sanssizliga bak, 5 ay sonra Ozgecan'in yogun programi musaade etmiyor istanbul'a gelmesine--ama muthis suslerimizi gonderiyor-- partiyi organize etmek de Asli'ya kaliyor: partiden 2 hafta oncesinden basliyor arastirmalarina ve eminonu ziyaretlerine. sayisiz bloggerin aktivite detaylarina giriyor cikiyor, ve bu iste usta oluyor! annemde yapilacagi icin herkesten 2 saat once anneme gidip ortaligi susluyor, annemle kanka ve benden daha cok evin kizi oluyor--pecetelerin yerini ben degil, o biliyor:) -- ve ablam, canim ablam hayatimin suprizini yaparak trabzondan ucaga atlayip tam zamaninda asansorden cikiyor karsima, ustelik dedigim dedik babamin 9 aylik bir hamileye boyle bir supris yapilmamasi gerektigini belirten tum itirazlarina ragmen. ve parti basliyor..

PARTI OYUNLARI:
asli cok zevkli 2 oyun ogreniyor: birincisi buyukce bir oyuncak bebegin gercek bezler ile altini degistirme yarismasi.. sadece tek gonullumuz cikiyor, herkes nedense! kaciniyor, sanirim zaten ilk gonullunun isi 20 saniyede kotarmasi sebep olmus olabilir. 2. oyun da tuvalet kagidi ile benim/hamilenin karnini tahmin etme, herkes kendine gore bir usul tutturuyor, kim muhendis kim sanatci belli oluyor:)
tabi de bir de hic tahmin edilmeden kendiliginden ortaya cikan oyunlar oldu: mother care in banyo kuvetinin icindeki alet/edevatin ne ise yarayacagi, nasil kullanilacagi. bu oyun da i-phone u olan Ahu'nun internetten arastirmasiyla ancak! son bulabiliyor. Kuvet alirken dikkat! bir diger eglenceli an da 2-3 saat sonra aramiza katilan baba adayinin tum bu alt degistirme-kuvette yikama gibi testlerden gecirilme seansiydi.
 



PASTA/KURABIYE:
pasta normalde cok sevmem, ama hayatimda yedigim EN lezzetli frambuazli pastayi yiyorum Misket Teyze'den, gorunusu ile benden daha cok talep/foto topluyor kendileri :) Kurabiyelerimiz ise 1,5 yasindaki cocugu olmadan once bu ise amatorce baslayip simdi sadece tanidiklarina kurabiye yapan Ozlem abladan--kurabiye hikayemiz baska bir entry konusu olabilir, annem hep der ki "-ben mi hayattaki ilginc hikayeleri cekiyorum, onlar mi beni buluyorlar" sanirim Asli ile ben de ozellikle birlikte olunca hayattaki tum absurdlukleri yakalama sansimiz 2 kat artiyor--


NEDEN BABY SHOWER DENIYOR:
tabi ki ithal ettigimiz baska bir kavram, ismi bu sekilde kalmis gunluk kullanimimizda, dilimiz alisti bir kere. esasinda bebege hosgeldin partisi, ama en onemli ozellik annenin bebegin ihtiyaclarini yazdigi bir liste hazirlamasi ve parti katilimcilari tarafindan hediyelerle bu listenin tamamlanmasi. klasik yapida boyle bir gelenege cekinik yaklassak da--annem mesela cok yadirgadi, "oyle sey mi olurmus, zorla hediye mi istenirmis" diyerek-- ama aslinda cok mantikli, cunku zaten herkes ufak/buyuk bir hediye getirme telasinda ve yeni doganin oyle cok seye ihtiyaci oluyor ki inanamazsiniz. ustelik ben oyle her detaya saldirmis bir anne adayi bile degilim, ona ragmen!
gunun diger bir onemi de annenin tum sevdiklerinin etrafinda bulundugu, sirf onun icin duzenlenmis bir gunde moral/mutluluk katsayisini artirmak, dogum heyecanindan birazcik olsun anneyi uzaklastirmak..
gunun supriz bir ozelligi de icinden gizliden gizliye cocuk isteyen anne adaylarinin kendini belli etmesi :)

VE ASLI:
hayatinizda bazi insanlar vardir, gozunuz bir damla arkada kalmadan kosulsuz guvenirsiniz.. ve zamanla onsuz olamazsiniz.. genelde aileden biridir bu, nadiren bir dostunuz.. acinizi da mutlulugunuzu da en gereksiz yasamin icinden bir detayi da paylasmadan edemezsiniz, sanki onu dahil edince tamamlanir hikaye ancak, aksi halde yarim kalirsiniz. cogu zaman gozlerinizle konusabilirsiniz, bir sey demeye gerek kalmadan anlarsiniz ne hissettigini.. hayatin karsiniza cikarmis oldugu en buyuk sanslardan biridir.. Iyi ki varsin Asli, iyi ki hayatimdasin..